Doların önlenemez yükselişinin baskılanması amacıyla Merkez Bankası rezervlerinin sürekli kullanılması da bir dönemler sürekli eleştirilmekteydi. BloombergHT haberine göre, güncel Merkez Bankası rezervi 150,4 milyar dolar düzeyinde. Ne var ki yaklaşık 4 yıl sonra ilk defa pozitife geçen bu rezervlerin korunmasıyla ilgili endişeler sürüyor. Bu yönde bir istikrar sağlanıp sağlanamayacağı merak konusu.
Türk ekonomisinin bu hâle gelmesinde en büyük sebebin Merkez Bankası politikalarının neticeleri olduğunu söylemek mümkün. Bununla birlikte jeopolitik gerilimler ve yüksek enflasyon faktörünün yanına bir de 2020’de patlak veren COVID-19 salgını eklenince ekonomi, katastrofik bir çıkmaza girdi. Açıkçası uzmanların Türk ekonomisine yönelik tahminlerinin de pek iç açıcı olduğu söylenemez.
Ekonomi gündemini unutmanın yolu: Başarıbet
Her gün yoğun olarak maruz kaldığınız bunaltıcı ekonomi haberlerinden uzaklaşmaya ne dersiniz? Şöyle rahat bir nefes alıp tüm gündemi bir kenara bırakmanızı sağlayacak bir yol var: Başarı Bet! Eğer aklınızda https://basaribets-tr.com/ Başarı Bet güvenilir mi, diye bir soru varsa endişelenmeyin. Güvenlik değerlendirmelerinden tam not alan Basari Bet, güvenle oyun oynayabileceğiniz bir platform.
Portföyünü her gün zenginleştirmeye devam eden Basarıbet, binlerce slot oyunuyla birlikte canlı casino ve spor bahisleriyle gönlünüzü fethedecek! Hemen Başarı Bet giriş sayfasına gidin, profilinizi oluşturun, online casino dünyasının heyecanını doyasıya yaşayın!
Enflasyon bir türlü önlenemiyor
TradingEconomics verilerine göre Türkiye (%68), dünyada en çok enflasyona sahip ilk dört ülke arasında yer alıyor. Resmî makamlarca açıklanan enflasyon oranları arasında dahi çelişkiler mevcutken Türkiye’deki gerçek enflasyon, market alışverişi gibi günlük rutinler sırasında ciddi anlamda hissediliyor.
|
|
|
|
Bu ekonomik çöküşün faturası halk tarafından ödenmeye devam ediyor. Ayrıca bazı fırsatçıların da -enflasyon artışını gerekçe göstererek fahiş zamlar yapmak suretiyle- halkın sırtına binmeye çalıştıklarını da es geçmemek gerek.
Çözüm için atılan adımlar ve gelecek tahminleri
Bu sorunun çözülmesi için adımlar atılmıyor değil. Fakat bu adımların ne denli doğru olduğu her daim tartışılıyor. Son yıllarda TCMB yöneticilerinin görevlerinden alındığını ve yeni gelenlerin çeşitli politikalar izlediğini gördük; gelgelelim herhangi bir iyileşme sağlandığını söylemek güç.
- Vergi oranlarının devamlı olarak artırılması yoluyla enflasyon dizginlenmeye çalışılıyor.
- Farklı vergi türleri yürürlüğe sokularak hazineye katkı sağlanması hedefleniyor.
- Sürekli olarak artan vergiler, vatandaşın zaten kötü olan finansal gücünü daha da aşağılara çekiyor.
- Son dönemde faiz artırımları yapılmakta; fakat ekonominin düzelmesinde bunun da pek etkili olduğu söylenemez.
Liranın değer kaybı, finansal istikrarsızlığın kaçınılmaz bir sonucudur. Kapsamlı ve yapıcı ekonomik reformlar aracılığıyla bu sürecin tersine çevrilmesi mümkün olabilir. Fakat bu süreçte istikrar ve kararlılığın korunması, fazlasıyla önem teşkil ediyor. Bu yolculuğun sonu nereye varır, bilinmez; fakat halkın sırtındaki yükün azaltılıp vatandaşın rahat bir nefes almasını sağlamak şart.
