Başkan Samanlı mesajında; “ Biz; bir an olsun yolundan şaşmayan Türk Milliyetçileri’nin, bir an olsun yolundan vazgeçmeyecek olan nesliyiz. Bu hissiyat ile büyütülmüş; çocuklarını da bu hissiyat ile büyüten Türk Milliyetçileriyiz. Unutmayınız ki; Milliyetçilik bir adanmışlıktır, bir inanmışlıktır. Emek vermekle ve cefasına talip olmakla var olmaya devam edecek bir düşünme ve yaşayış şeklidir.”dedi. Başkan Mesut Samanlı’nın mesajı şöyle;
3 MAYIS, MİLLİYETÇİLİK DAVAMIZIN EN MUKADDES HATIRASIDIR
“3 Mayıs 1944’ten bugüne değin sadece biz Türk Milliyetçileri’nin kutladığı bir gün var. Kimselerin sahiplenemeyeceği kadar asil, bazı kesimler tarafından hazmedilemeyecek kadar da kesif.
Coşkuyla, aynı heyecanla ve geleceğe dair kızılelmalarımızla dolu bir gündür bugün, 3Mayıs Milliyetçiler Günü.
3 Mayıs; haksız yere hapiste yatan ve bir an olsun eğilip bükülmeyen kutlu davamızın Bilge Başbuğu Alparslan Türkeş ve kader arkadaşları Hüseyin Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sançar, Reha Oğuz Türkkan gibi büyük Türk düşünürlerinin haklılığının kanıtlanmasının ardından bir kez daha kazanan, Milliyetçilik davamızın en mukaddes hatırasıdır. Bu durum hiç değişmedi, değişmeyecek. Hiçbir zaman hak yolundan ayrılmayan ve bundan asla taviz vermeyen davaların kazanması haktır, hak olan davada da zafer muhakkaktır.
Atsız Atamız Hüseyin Nihal Atsız, yolumuzu aydınlatırken; “Türkçülük bir fikir olduğu kadar da bir inançtır. İnanç olduğu için de tartışmasız, tenkitsiz kabul olunur. Onun tartışılacak ve tenkit olunacak tarafı temeli, esası değil; ayrıntılarıdır.” der. Bizim görüşümüzün şekillendiği bu düşünce üzerinden bizler de diyoruz ki; 3 Mayıs; yüzyıllardır var olan Milliyetçilik ateşinin harlandığı ve bir bayram günü olarak taçlandırıldığı gündür. Bu uğurda çok büyük kavgalar verilmiş, çok kan akmış ve çok yaş dökülmüştür.
MİLLİYETÇİLİK ÖZÜMÜZ,YEGANE SÖZÜMÜZDÜR
Türk Milliyetçiliği bizim kaderimizdir, kimliğimizdir, özümüz ve yegane sözümüzdür. Davamızın var oluş sebebi, en temel dayanağı, en keskin prensibidir. Başkaları gibi boşlukta kaybolmuyor ve hep aynı çizgide dimdik yürüyorsak müsebbibi kesinlikle kutlu davamızın mihenk taşı olan ‘Milliyetçilik’ fikridir. Biz bu kimliği atalarımız Bilge Kağan’dan, Teoman Han’dan, Atilla’dan, Alp Er Tunga’dan, Fatih’ten, Kanuni’den, Atatürk’ten alıyoruz. Bu yola ömrünü adamış ve bileği ile imanının gücünü birleştirip tüm dünyaya kafa tutmuş Alparslan Türkeş’ten alıyoruz, ömrünü Milliyetçi Hareket Partisi’ne adamış ve Milli Şuur meşalesini bir an olsun elinden düşürmemiş, bizlere dosdoğru bir rota çizmiş Türkmen Beyimiz Devlet Bahçeli’den alıyoruz. Bu uğurda sürgünden sürgüne gönderilmiş ve içine en ufak bir korku ve vazgeçiş düşmemiş Hüseyin Nihal Atsız’dan alıyoruz.
Biz; bir an olsun yolundan şaşmayan Türk Milliyetçileri’nin, bir an olsun yolundan vazgeçmeyecek olan nesliyiz. Bu hissiyat ile büyütülmüş; çocuklarını da bu hissiyat ile büyüten Türk Milliyetçileriyiz. Unutmayınız ki; Milliyetçilik bir adanmışlıktır, bir inanmışlıktır. Emek vermekle ve cefasına talip olmakla var olmaya devam edecek bir düşünme ve yaşayış şeklidir. Sayın Hemşehrilerim, yurdumuzun her köşesinde sevinçle kutlanan 3 Mayıs Milliyetçiler Gününüz kutlu olsun. Bu coşkuyu ilelebet yaşamak, yaşatmak ve gelecek nesillerimize ebed müddet anlatmak temennisiyle.
Unutmayalım ki; Taş kırılır, Tunç erir; ama Türklük ebedidir.” ifadelerini kullandı.
3 MAYIS, MİLLİYETÇİLİK DAVAMIZIN EN MUKADDES HATIRASIDIR
“3 Mayıs 1944’ten bugüne değin sadece biz Türk Milliyetçileri’nin kutladığı bir gün var. Kimselerin sahiplenemeyeceği kadar asil, bazı kesimler tarafından hazmedilemeyecek kadar da kesif.
Coşkuyla, aynı heyecanla ve geleceğe dair kızılelmalarımızla dolu bir gündür bugün, 3Mayıs Milliyetçiler Günü.
3 Mayıs; haksız yere hapiste yatan ve bir an olsun eğilip bükülmeyen kutlu davamızın Bilge Başbuğu Alparslan Türkeş ve kader arkadaşları Hüseyin Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sançar, Reha Oğuz Türkkan gibi büyük Türk düşünürlerinin haklılığının kanıtlanmasının ardından bir kez daha kazanan, Milliyetçilik davamızın en mukaddes hatırasıdır. Bu durum hiç değişmedi, değişmeyecek. Hiçbir zaman hak yolundan ayrılmayan ve bundan asla taviz vermeyen davaların kazanması haktır, hak olan davada da zafer muhakkaktır.
Atsız Atamız Hüseyin Nihal Atsız, yolumuzu aydınlatırken; “Türkçülük bir fikir olduğu kadar da bir inançtır. İnanç olduğu için de tartışmasız, tenkitsiz kabul olunur. Onun tartışılacak ve tenkit olunacak tarafı temeli, esası değil; ayrıntılarıdır.” der. Bizim görüşümüzün şekillendiği bu düşünce üzerinden bizler de diyoruz ki; 3 Mayıs; yüzyıllardır var olan Milliyetçilik ateşinin harlandığı ve bir bayram günü olarak taçlandırıldığı gündür. Bu uğurda çok büyük kavgalar verilmiş, çok kan akmış ve çok yaş dökülmüştür.
MİLLİYETÇİLİK ÖZÜMÜZ,YEGANE SÖZÜMÜZDÜR
Türk Milliyetçiliği bizim kaderimizdir, kimliğimizdir, özümüz ve yegane sözümüzdür. Davamızın var oluş sebebi, en temel dayanağı, en keskin prensibidir. Başkaları gibi boşlukta kaybolmuyor ve hep aynı çizgide dimdik yürüyorsak müsebbibi kesinlikle kutlu davamızın mihenk taşı olan ‘Milliyetçilik’ fikridir. Biz bu kimliği atalarımız Bilge Kağan’dan, Teoman Han’dan, Atilla’dan, Alp Er Tunga’dan, Fatih’ten, Kanuni’den, Atatürk’ten alıyoruz. Bu yola ömrünü adamış ve bileği ile imanının gücünü birleştirip tüm dünyaya kafa tutmuş Alparslan Türkeş’ten alıyoruz, ömrünü Milliyetçi Hareket Partisi’ne adamış ve Milli Şuur meşalesini bir an olsun elinden düşürmemiş, bizlere dosdoğru bir rota çizmiş Türkmen Beyimiz Devlet Bahçeli’den alıyoruz. Bu uğurda sürgünden sürgüne gönderilmiş ve içine en ufak bir korku ve vazgeçiş düşmemiş Hüseyin Nihal Atsız’dan alıyoruz.
Biz; bir an olsun yolundan şaşmayan Türk Milliyetçileri’nin, bir an olsun yolundan vazgeçmeyecek olan nesliyiz. Bu hissiyat ile büyütülmüş; çocuklarını da bu hissiyat ile büyüten Türk Milliyetçileriyiz. Unutmayınız ki; Milliyetçilik bir adanmışlıktır, bir inanmışlıktır. Emek vermekle ve cefasına talip olmakla var olmaya devam edecek bir düşünme ve yaşayış şeklidir. Sayın Hemşehrilerim, yurdumuzun her köşesinde sevinçle kutlanan 3 Mayıs Milliyetçiler Gününüz kutlu olsun. Bu coşkuyu ilelebet yaşamak, yaşatmak ve gelecek nesillerimize ebed müddet anlatmak temennisiyle.
Unutmayalım ki; Taş kırılır, Tunç erir; ama Türklük ebedidir.” ifadelerini kullandı.
