Sosyal medyada ‘Gurmecanlar’ sayfasıyla eşsiz lezzetleri birçok kişinin tatmasını sağlayan Mehmet Güven’in lezzet durağı Malatya oldu. Malatya Gastronomi Turizm ve Tanıtım Derneğinin davetlisi olarak Doğu Anadolu’nun lezzet durağına gelen Güven, bir restaurantta yöresel lezzetleri tattı. Et yemeklerinin ön planda olduğu Malatya’da bir çok lezzeti tadan İzmirli gurme, Malatya mutfağına hayran kaldı.
Malatya’da et yemeklerinin ön planda olduğunu belirten Güven, “Sosyal medyada gurmecanlar diye sayfam var. Gezip gördüğüm yerelri dijital ortamda paylaşıyorum. Aslında burada önemli olan standart bir damak tadı varsa bunu sizin beğendiğinizi herkesin beğenmesi önemli. Dünden beri Malatya’dayız. Malatya yemek konusunda çok ilginç bir yer. Çünkü inanılmaz yöresel yemekleri var. Bunu haricinde bulunduğu iklim ve coğrafyadan dolayı da etlerde çok lezzetli gerçekten inanılmaz bir et kültürü var burada. Yani bunu da iki gündür yaşayarak görüyoruz. Burada fırında yapılan kuzu kebapları, tandırlar, kaburga inanılmaz güzel. Bunları kuyruk yağı, tereyağı ile birleştirip sebzeleri de aynı şekilde tandırda kara fırında pişirdikleri için inanılmaz bir lezzet ortaya çıkıyor.” dedi.
“Favorilerimden biri de kiraz yaprağına yapılan sarma”
Malatya’da beğendiği yiyeceklerden birisinin de kiraz yaprağı sarması olduğunu belirten Güven, “Malatya’da bir köfte gerçeği var. Belki onlarca köfte çeşidi var. Köfte dediğim zaman köfte sadece etin veya kıymanın olduğu değil. Bulgurdan yapılan çok köfte çeşidi var. Bulgurdan içli köftesi, analı kızlı gibi yine sebzeli yapılan bir takım köfte yemekleri var. İnanılmaz zengin ama ben favorilerimden biri de kiraz yaprağına yapılan sarma. Özellikle o üzerindeki soğan sosu inanılmaz oluyor. Dün ilginç bir yemek yedim. Kiraz yaprağına nasıl sarma yapılıyor. Fasulye yaprağına da etli sarma yapıyorlar. Şöyle bir söz duydum hoşuma gitti Malatya’da ev hanımları her türlü yaprağı sarma yapmakta kullanır diye. Bence inanılmaz güzel bir şey bu. Bu da yemek kültürünün ne kadar güzel olduğunu gösteriyor. Onun dışında Malatya’da Nemrut’a buradan çok rahat çıkabiliyorsunuz. Bir de Arslantepe var. Gecen hafta UNESCO listesine girmiş Arslantepe, dolayısıyla bir gün içerisinde iki tane UNESCO listesinde olan yeri görebileceğiniz tek şehir bu çok önemli. Buraya gelip hem yeme içme gastronomi aktivitesi yaparken aynı zamanda tarihle iç içe olma şansınız çok yüksek herkesi davet ediyorum” şeklinde konuştu.
Malatya’da et yemeklerinin ön planda olduğunu belirten Güven, “Sosyal medyada gurmecanlar diye sayfam var. Gezip gördüğüm yerelri dijital ortamda paylaşıyorum. Aslında burada önemli olan standart bir damak tadı varsa bunu sizin beğendiğinizi herkesin beğenmesi önemli. Dünden beri Malatya’dayız. Malatya yemek konusunda çok ilginç bir yer. Çünkü inanılmaz yöresel yemekleri var. Bunu haricinde bulunduğu iklim ve coğrafyadan dolayı da etlerde çok lezzetli gerçekten inanılmaz bir et kültürü var burada. Yani bunu da iki gündür yaşayarak görüyoruz. Burada fırında yapılan kuzu kebapları, tandırlar, kaburga inanılmaz güzel. Bunları kuyruk yağı, tereyağı ile birleştirip sebzeleri de aynı şekilde tandırda kara fırında pişirdikleri için inanılmaz bir lezzet ortaya çıkıyor.” dedi.
“Favorilerimden biri de kiraz yaprağına yapılan sarma”
Malatya’da beğendiği yiyeceklerden birisinin de kiraz yaprağı sarması olduğunu belirten Güven, “Malatya’da bir köfte gerçeği var. Belki onlarca köfte çeşidi var. Köfte dediğim zaman köfte sadece etin veya kıymanın olduğu değil. Bulgurdan yapılan çok köfte çeşidi var. Bulgurdan içli köftesi, analı kızlı gibi yine sebzeli yapılan bir takım köfte yemekleri var. İnanılmaz zengin ama ben favorilerimden biri de kiraz yaprağına yapılan sarma. Özellikle o üzerindeki soğan sosu inanılmaz oluyor. Dün ilginç bir yemek yedim. Kiraz yaprağına nasıl sarma yapılıyor. Fasulye yaprağına da etli sarma yapıyorlar. Şöyle bir söz duydum hoşuma gitti Malatya’da ev hanımları her türlü yaprağı sarma yapmakta kullanır diye. Bence inanılmaz güzel bir şey bu. Bu da yemek kültürünün ne kadar güzel olduğunu gösteriyor. Onun dışında Malatya’da Nemrut’a buradan çok rahat çıkabiliyorsunuz. Bir de Arslantepe var. Gecen hafta UNESCO listesine girmiş Arslantepe, dolayısıyla bir gün içerisinde iki tane UNESCO listesinde olan yeri görebileceğiniz tek şehir bu çok önemli. Buraya gelip hem yeme içme gastronomi aktivitesi yaparken aynı zamanda tarihle iç içe olma şansınız çok yüksek herkesi davet ediyorum” şeklinde konuştu.