Yerinizi bulmak işte bu kadar kolay. Teknolojideki en büyük rahatlıklardan birisi de görüşmek istediğiniz kişilerin adres bilgilerini öğrenerek o adresi bulmaya çalışmak yerine ondan konumunu talep ederek en kısa sürede yol tarifi ile buluşabiliyor olmanızdır. Size bu kadar kolay olabilecek sistemin detaylarına birazcık bakalım.
Sizin cep telefonunuza konum bilgilerinizi veren sistemlere, kısaca GPS denir. Tamamen İngilizceden gelen “Global Positioning System” ‘in Türkçedeki karşılığı Küresel Konumlandırma Sistemidir. Dünya üzerinde dönen yaklaşık 30 adet uydudan aldığı enlem ve boylam bilgileri ile rakım bilgileri gibi daha birçok coğrafi veriyi derleyerek güncel olarak sizin konumunuza ulaşmanızı sağlıyor. A.B.D. de 1940’lı yıllarda askeri amaçlı kullanılan bu sistem, 1980 li yıllara gelindiğinde sivil hayatın kullanımına sunuldu. 1994 yılından itibaren ise tüm dünya neredeyse bu sistemi kullanır duruma gelmiştir.
Önceleri bir arkadaşınızı ziyaret etmek için veya bir yerini bilmediğiniz bir kuruma gitmek için birilerine sorardık. Şehir merkezine girer esnafa, yoldan geçen vatandaşlara elimizde olan bir adres kâğıdını gösterir, o kişiden bu adresi tarif etmesini beklerdik. Eğer şanslı ve gittiğiniz yer küçük bir alanda ise bulmanız oldukça kolay olurdu. Büyük ve kalabalık şehirlerde ise bul bulabilirsen. Adres sorduğumuz kişiler tarif ederken “caminin sağından dön, filanca okulun önünden şu kadar ilerle” diyerek bulmanızı kolaylaştırmaya çalışırdı. Hatta “oraya gittiğinde birine daha sor!” diyerek herkesin ilgilenebileceğini hatırlatırdık. İşte GPS tüm bunların hepsine %99 oranla son verdi. Akıllı telefonlar ve bu telefonlardaki birçok uygulama da bu GPS bilgilerini harita üzerinde konumlandırarak ya yol tarifi için rota çizilmesini ya da bulunduğunuz noktadan gideceğiniz yere olan mesafe, rakım ve geçecek olan zaman bilgisini size servis etmeye başladı.
GPS sistemi, ortalama 5 metre yanılma payı ile konumunuzu bulur. Yaklaşık 30 civarında uydudan sizin cep telefonunuzun gönderdiği sinyali, uyduların dünyanın etrafında bulundukları konumlardan aldıkları bu verilere göre GSM verici istasyonlarından da yararlanarak karşılaştırır ve en yakın ortalama ile sizin yerinizi tespit eder. Sadece yer tespiti ile otonom sürüş tekniklerinde, bir binanın inşasında, Afet yardımlarında, meteorolojide rüzgâr hızını ve yönünü hesaplamada, araç filonuzun takibinde, görme engelli vatandaşların rahat ve sorunsuz ilerlemesinde, Havacılığın tüm alanlarında, robot hareketinde ve madencilik dâhil akla gelebilecek her alanda kullanılabilir en büyük yardımcıdır GPS. En uzun enlem olan ekvatorun 40.076,4 km olduğu bir dünyada bilim adamlarının yıllar süren araştırmalar, matematiksel hesaplamalar ve keşifler ile gelişen coğrafi bilgiler, teknoloji yardımı ile dünyayı parmağımızda döndürebilecek kadar teknik altyapı sağlıyor.
Teknoloji bazen büyük sistemler ile bazen de küçük işaretler ile her zaman kolaylık sağlar. Sizi bulmak isteyen bir kişiye bir parmağınızın dokunuşu kadar sürede yerinizi gönderebilirsiniz. Bir atasözü vardı, “gözden uzak olan, gönülden de uzak olur” du sanırım. Teknoloji, mesafeler uzak olsa da, sevdiklerinizi gözünüze de gönlünüze de yakın tutsun.
Sizin cep telefonunuza konum bilgilerinizi veren sistemlere, kısaca GPS denir. Tamamen İngilizceden gelen “Global Positioning System” ‘in Türkçedeki karşılığı Küresel Konumlandırma Sistemidir. Dünya üzerinde dönen yaklaşık 30 adet uydudan aldığı enlem ve boylam bilgileri ile rakım bilgileri gibi daha birçok coğrafi veriyi derleyerek güncel olarak sizin konumunuza ulaşmanızı sağlıyor. A.B.D. de 1940’lı yıllarda askeri amaçlı kullanılan bu sistem, 1980 li yıllara gelindiğinde sivil hayatın kullanımına sunuldu. 1994 yılından itibaren ise tüm dünya neredeyse bu sistemi kullanır duruma gelmiştir.
Önceleri bir arkadaşınızı ziyaret etmek için veya bir yerini bilmediğiniz bir kuruma gitmek için birilerine sorardık. Şehir merkezine girer esnafa, yoldan geçen vatandaşlara elimizde olan bir adres kâğıdını gösterir, o kişiden bu adresi tarif etmesini beklerdik. Eğer şanslı ve gittiğiniz yer küçük bir alanda ise bulmanız oldukça kolay olurdu. Büyük ve kalabalık şehirlerde ise bul bulabilirsen. Adres sorduğumuz kişiler tarif ederken “caminin sağından dön, filanca okulun önünden şu kadar ilerle” diyerek bulmanızı kolaylaştırmaya çalışırdı. Hatta “oraya gittiğinde birine daha sor!” diyerek herkesin ilgilenebileceğini hatırlatırdık. İşte GPS tüm bunların hepsine %99 oranla son verdi. Akıllı telefonlar ve bu telefonlardaki birçok uygulama da bu GPS bilgilerini harita üzerinde konumlandırarak ya yol tarifi için rota çizilmesini ya da bulunduğunuz noktadan gideceğiniz yere olan mesafe, rakım ve geçecek olan zaman bilgisini size servis etmeye başladı.
GPS sistemi, ortalama 5 metre yanılma payı ile konumunuzu bulur. Yaklaşık 30 civarında uydudan sizin cep telefonunuzun gönderdiği sinyali, uyduların dünyanın etrafında bulundukları konumlardan aldıkları bu verilere göre GSM verici istasyonlarından da yararlanarak karşılaştırır ve en yakın ortalama ile sizin yerinizi tespit eder. Sadece yer tespiti ile otonom sürüş tekniklerinde, bir binanın inşasında, Afet yardımlarında, meteorolojide rüzgâr hızını ve yönünü hesaplamada, araç filonuzun takibinde, görme engelli vatandaşların rahat ve sorunsuz ilerlemesinde, Havacılığın tüm alanlarında, robot hareketinde ve madencilik dâhil akla gelebilecek her alanda kullanılabilir en büyük yardımcıdır GPS. En uzun enlem olan ekvatorun 40.076,4 km olduğu bir dünyada bilim adamlarının yıllar süren araştırmalar, matematiksel hesaplamalar ve keşifler ile gelişen coğrafi bilgiler, teknoloji yardımı ile dünyayı parmağımızda döndürebilecek kadar teknik altyapı sağlıyor.
Teknoloji bazen büyük sistemler ile bazen de küçük işaretler ile her zaman kolaylık sağlar. Sizi bulmak isteyen bir kişiye bir parmağınızın dokunuşu kadar sürede yerinizi gönderebilirsiniz. Bir atasözü vardı, “gözden uzak olan, gönülden de uzak olur” du sanırım. Teknoloji, mesafeler uzak olsa da, sevdiklerinizi gözünüze de gönlünüze de yakın tutsun.
