Son günlerin en gündem haberi olan sevgili Atakan ne çok şeyi bir arada görmemize sebep oldu değil mi!
Biz toplum olarak nasihatten değil, musibetten besleniyoruz maalesef ki! Elbette ki ortada bir musibet değil, üstün zekayla doğmuş ve hayatında çok zor süreçleri de beraberin de taşıyan bir çocuk örneği var.
Günlerdir bende takip ediyorum, yazılanları, anlatınları ve yorumları. Bir çok şeyi tespit etme şansım oldu. Zekasının onu çok iyi yerlere getirmesi potansiyeli varken, insani vasıfların da maalesef ona ailesi tarafından empoze edilemediğini gördüm. Çocuklarımız okusun da biz her şeye razıyız diye hareket eden bir zihniyetin maalesef ki acı tablosu. On yaşında bir çocuk ne kadar bilebilir kibri! Ama öğrenmiş.
Anne ve babaların asıl değerlerimizi çocuğa öğretip beraberinde eğitimini desteklemesi gerekirken küçücük bir çocuğa Nihilizm anlayışını reva görmüşler. Çocuk, çocuk olamadıktan sonra bugün Nihilizm alanın da en iyisini bilse kimin için ne ifade eder?
Medyanın pohpohlaması, henüz neyin bilincinde olduğunu bile bilmeyen bir çocuğun bu denli bilir kişi olması ve üstelik annesinin de kendine olan aşırı güvensizliği maalesef ki pekte iyi sonuçlar doğurmayacaktır.
Biz değerlere önem veren bir toplumuz. Tevazu, anlayış ve insanlık bir evladın en önce benimsemesi gereken bir anlayıştır. Çocuklarımızın evrensel ahlakı reddeden bir anlayışı benimsemesi bize acaba ne kazandırır ki? En fazla alkışlar ve üstün zekasından ötürü tebrik ederiz.
Peki ya sonrası?
Hangi anne baba istemez evladının iyi bir akademik eğitim almasını. Ancak hepimizin kaçırdığı bir gerçek var ki; diplomasız olmak, iyi bir aile terbiyesi ve değerlerden yoksun olmaktan çok daha iyidir. Benim misafirperverlik nedir bilmeyen okumuş tanıdıklarım da var. Evinin kapısı kapanmayan, sofrası yerde, hoşgörülü, tevazu ve üstelik okumamış dostlarım da var!
Lütfen bir çocuğa sadece okuduğu kitaplar için alkışlarken onun geleceğini de düşünün. Onu üstün olduğu için yalnızlaştırmak yerine, ona iyi bir eğitim anlayışı sunmak çok daha mantıklı olacaktır.
Atakan bütün anne ve babalara hatta gençlere birer örnektir. Bakmayın görün!
Bir çocuk her şeyi bilip tevazuyu bilmezse kimseye faydası olmayacaktır. Çocuklarınız okusun diye onları yalnızlaştırıp hayattan koparmayın.
Onlara samimiyeti de, insanlığı da öğretin!!!
Bir de şunu söylemeliyim ki; Hepimizin Atakanla ilgili fikri ve düşünceleri var.
Ancak;
Onu bu denli eleştirirken de henüz on yaşında bir çocuk olduğunu hatırlayalım. Bilmemiz gerekir ki; o bir hamur ve nasıl işlenirse öyle şekil alır.
Lütfen onun böyle olmasından çok, nedenleriyle ilgili konuşalım.