Hep değerden bahsediyoruz, hep kıymetten dem vuruyoruz!
Peki neye ve kime göre değiştiriyoruz değer yargılarımızı hiç düşündük mü?
Acaba klavyelerin arkasına sakladığımız aslında kendi değersizliğimiz olmasın? Bir taraftan alkış tuttuğumuz konuya, diğer taraftan lanet yağdırıyor olmayalım! Kişiye göre tavır değiştiriyorsak, ne anlamı kalır sözün?
'Namus'' dediğimiz kavramı düşünün mesela!
Kime göre yorumluyorsunuz!
Ceza evine girdiğinde ''helal olsun namusunu temizlemişsin'' densin ve canını kurtarsın isteyen bir adama göre mi?
Yoksa evli bir adamdan hamile kaldığım için meşhur oldum diyen bir kadına göre mi?
O dilimizi kendimiz hariç heryere uzatır hale geldik. Kendi vicdanımızın sesini duymadan, bu ülke de olup biten her şeye adalet bekçisi kesildik. Kesildik kesilmesine de, bu adaletsizlik niye?
Namusu kadından sordunuz !
Ne ala!
Peki o zaman neden kişiye göre alkış tutar oldunuz? Birileri kirli günahlarını temize çekerken siz neden onun iç dünyasına ayna tutuyorsunuz?
Demek ki siz bu kavramı kişiye, konuma ve şartlara göre değerlendiriyorsunuz!
O zaman bütün bunlardan şu sonuç çıkar ki;
Bir tarafta değersizlik, acizlik ve yetersizlik dediğimiz duyguları örtmek için ''namus'' dediğimiz kavrama ihtiyaç duyarken, diğer taraftan da şartlara ve konuma göre bu durumun değişebileceğini söylemek istiyorsunuz!Asıl durumun ne namus, ne de başka birşey olmadığını ortaya koyuyor bu durum. Kendi değersizliklerimizi örtecek bir günah keçisi buluyorsak, orada sorun biziz demektir. Kimse namusunu bir başkası için taşımaz!
Herkes kendi değerlerini kendisi için korur! Şartlara göre değişen değer yargılarınızı her şartta aynı çerçeveye oturtabiliyorsanız o zaman konuşun veya yazın!
Siz hem Allah'ın işine karışıp verdiği canı alana alkış tutuyorsunuz, hem de şartlarımız değişirse neden olmasın diyorsunuz!
Bende Diyorum ki; Kime ve Neye göre!!!